BLOGGER TEMPLATES - TWITTER BACKGROUNDS »

26 Ekim 2009 Pazartesi

Hayırsızada (Sivriada) Katliamı

Hani şimdilerde selde zarar gören köpek barınaklarına ve gazetelerde biçare fotoğrafları basılan hayvancağızlara nasıl kulaklarımızı tıkıyorsak, bilmeyenler için 1911'deki yüz kızartıcı olayı paylaşmak istedim sizlerle Pierre Loti'nin kaleminden:

"...Dört-beş asırlık sadakatten sonra ve kimseyi hiçbir zaman ısırmamış olmalarına rağmen, katliamların en iğrencine mahkûm edildiklerini gördüler. Hiçbir Türk, Hilâl'e uğursuzluk getireceği söylenen bu onur kırıcı görevi üstlenmek istemedi. Bu yüzden serseriler, işsiz güçsüzler ve haydutlar görevlendirildi. Bunlar işlerini demir kıskaçlarla yapıyorlar, zavallı kurbanlarını boyunlarından, ayaklarından götürecek olan mavnalara atıyorlardı.
...İstanbul'un köpeklerinden yüzlercesinin (Bazı kaynaklarda toplam seksen bin kadar köpeğin telef olduğu söyleniyor.) yer aldığı Hayırsızada, Marmara'nın ortasında çöle benzeyen bir kayaydı. İçecek bir damla su yoktu, köpekler orada açlıktan ve susuzluktan öldüler ve bu arada bilinçlerini yitirdiklerinden birbirlerini yediler. Adanın yakınlarından bir kayık geçerken hepsi kıyıya geliyorlardı ve yürekleri parçalayan iniltileri duyuluyordu. Bu, iki ay sürdü. Kayıkları ve insanları ne kadar uzakta olursa olsun gördüklerinde, bütün saflıklarıyla yardıma çağırıyorlardı."

Ve soruyorum:
Birbirini sevmeyi başaramayan insanların hayvanları sevmesi beklenebilir mi?